im gonna miss penacony so much

the amount of genshin dickriders in this website scares the shit out of me

acheron, ana görev ve içki görevi peak

adam etmeniz 20 sene sürdü ama helal

Içerik olarak keyifli ama normal şartlarda ana oyunda yan görev olması gereken bir içeriği 10 dolardan satmak baya iyi fikirmiş, son boss keyifli müziği de güzel

10 dolar etmez tho

Bir eser aynı zamanda nasıl hem çok doğru hem çok yanlış hissettirebilir?

Basit, ne yaptığını çok iyi bilerek ve Muramasa da aynen bunu yapıyor. Narahara başından sonuna kadar ne yazmak istediğinden emin bir şekilde yazmış ve bu rota sisteminden tut oyunun rotalarının temalarına, karakterlerine, diyaloglarında ve en önemlisi Kageakide sonuna kadar hissettiriyor.

Muramasa gözümde objektif olarak mükemmele en çok yaklaşan eser. Aldığı bazı kararlar kesinlikle herkesin hoşuna gidecek kararlar değil ama eserin geneline baktığımda "Evet, VNDB'de ilk sırayı hakeden eser aslında bu." diyebiliyorum.
Peki Muramasa bu kadar iyiyse neden kişisel listemde daha yukarıda değil? Çünkü dediğim gibi, gözümde mükemmel değil. Dies Irae gözümde "bana itafen" yazılmış gibi hissettiğim tek eser olduğu için yeri her zaman bende ayrı olacak, keza Subarashiki Hibi de açık ara tükettiğim en iyi hikaye olduğu için Muramasa'yı geride bırakıyor. Ama bu demek değil ki Muramasa'nın hikayesi kötü, aksine Muramasa yine dediğim gibi ne anlatmak istediğini bilen dahi bir yazar tarafından yazıldığı için her rotası birbirinden ayrı hissettiren muazzam bir hikayeye sahip ama işte bu rotaların bazı noktaları var ki göz ardı edemiyorum.

Hero "adalet" kavramını muazzam bir şekilde işliyor ve daha iyisini düşünemeyeceğim bir sonla noktalıyor ama zorlama romance kısımları ve hikayenin ilerisinde okuduğumda farkettiğim (True Demon okurken) tutarsızlıklar beni fazlası ile rahatsız etti. Nemesis keza aynı şeyi "İntikam" kavramı ile çok iyi yapıyor ve yine daha iyisini düşünemeyeceğim, insanın içini burkan bir sonla bitiyor ama yine bu tutarsızlıklar ve genel olarak siyasi hikaye anlatımı benim gözümde düşürüyor hikayeyi.

Tyrant ve True Demon ise çok farklı hikayeler. Tyrant ve True Demon "intikam" veya "adalet" gibi felsefi konuları anlatmak yerine genel olarak daha çok Muramasa'nın kendi evrenin in hikayesine ve Kageaki'ye odaklanıyor. Dürüst olayım Tyrant'ın sonunu hiç beğenmedigim ve bad end'den hallice olduğunu düşündüğüm için üzerine konuşmak istemiyorum. True Demon ise apayrı bir mesele. True Demon, Muramasa'nın özünde anlatmak istediği herşey ve çok daha fazlası. Hem pacing hem kurgu hem de karakterler açısından bir şaheser bu rota. Epiloguedan önce yazılar akarken gözlerimin yaşadığını, boğazımın düğümlendiğini hissettim, yazılar geçtikten sonra ise Muazzam bir epilogue ile son noktayı koydu Muramasa. Evet, Muramasa bir başyapıt ama gözümde en iyi eser asla değil ve bunu söylemek içimi rahatlatıyor biraz çünkü Dies ve Subahibi'yi Muramasa geçemediyse hiçbir eserin geçemeyeceğine adım gibi emin oldum.

Ve böylece daha çok içimi dökmek ve Muramasa hakkındaki düşüncelerimi biraz daha sıraya koymak için yazdığım "inceleme" tarzı yazımı sonlandırıyorum. Muramasa herkesin okuması gereken bir eser ve tanıdığım herkese öneririm, kimseye seveceğinin garantisini veremem ama eşsiz bir deneyim yaşayacaklarının garantisini verebilirim.

Hero 9/10
Nemesis 9/10
Tyrant 8/10
True Demon 10/10

deicide 2 yapımına başlanmış koşturun

Pom-Pom'un milyonlarca hayranı varsa ben de onlardan biriyim. Pom-Pom'un on hayranı varsa ben de onlardan biriyim. Pom-Pom'un sadece bir hayranı varsa o benim. Pom-Pom'un hayranı yoksa, bu; artık dünyada olmadığım anlamına gelir. Eğer dünya Pom-Pom'a karşıysa, ben de dünyaya karşıyım.

Çok iyi olabilirdi, olmamak kendi seçimiydi.
(crit)

yapacağınız son bossun amk